<


 
   

Güzellik

   
 


 

 

Ana sayfa

Resimler

Ziyaretşi defteri

İletişim

Moda

Güzellik

Saç bakımı

Cilt bakımı

Makyaj

Saglık

Diyet

Kozmetik ürünleri

Fiyat listesi

Gelin saçı aksesuarları

Evlilik kararı

Evlilik listesi

Lazer epilasyon

Gelinin el buketi

Gelinin ayakkabısı

Gelinin acil çantası

Alyans Takı

Nikah şekeri

Davetiye

Dügün mekanı

Balayı

Dügün pastası

Gelin arabası

Dügün fotorafları

Damadın hazırlıgı

Gelinlik

Gelinlik kumaşları

Osmanlıda gelinlik

 


     
 

Beauty Eurasia 2005’in Rekor Başarısının Verdiği Güvenle Yoluna Devam Eden TNT İPEKYOLU Uluslararası Fuarcılık, 2006 Fuarıyla da Sektöre Damgasını Vurmaya Hazırlanıyor.

30 ülkede yaklaşık 250 katılımcı firmayı ve 62 ülkeden 15.000’i aşkın profesyonel ziyaretçiyi biraraya getirirek kırılması zor bir rekora imza atan Beauty Eurasia 2005’in ardından, TNT İPEKYOLU Uluslararası Fuarcılık, 2006 yılı için daha yüksek hedefler belirledi. Beauty Eurasia 2006’nın yoğun bir tempoyla süren tanıtım çalışmaları, Kasım ayı içinde eş zamanlı olarak 3 ayrı ülkede ve Türkiye’de devam etti. Hong Kong, Rusya ve Sırbistan’da sürdürülen çalışmaların yanında Tüyap Fuar Merkezinde toplam 6 holde gerçekleştirilen 7.Ambalaj Fuarı’yla da İran, Bulgaristan, Gürcistan, Rusya ve Suriye gibi ülkelerden gelen ziyaretçilere Beauty Eurasia 2006 tanıtıldı ve ziyaretçi promosyonu çalışması yapıldı.



BEAUTY EURASIA’DAN HONG KONG ÇIKARMASI…
Geçen sene olduğu gibi bu sene de 9-11 Kasım tarihlerinde Hong Kong’da gerçekleştirilen Cosmoprof Asia ziyaret edildi. %40’ını Uzakdoğulu firmaların oluşturduğu 31 ülkeden 921 civarında katılımcısı olan fuarda tüm firmalar tek tek ziyaret edilerek Beauty Eurasia 2006 ile ilgili bilgi verildi. Guandong Kozmetik Derneği Başkanı Mr. Wei ile, Beauty Eurasia 2006’da ilk defa Çin pavyonu organize edilmesi konusunda görüşüldü.

RUSYA’DA BEAUTY EURASIA 2006 TANITIMI…
10-14 Kasım 2005’de 12.si düzenlenen ve kozmetik sektörünün sayılı fuarlarından biri olan InterCHARM Moskova fuarını ziyaret eden Beauty Eurasia, tanıtım ve promosyon çalışmalarına burada da devam etti. 30 ülkeden yaklaşık 750 firmanın katıldığı fuarda kendi standıyla yer alan Beauty Eurasia, Moskova’dan Sibirya’ya kadar tüm Rusya’dan birçok ziyaretçi ve firmaya Beauty Eurasia 2006’yı tanıttı.

BEAUTY EURASIA RÜZGARI BALKANLAR’DA ESTİ…
12-13 Kasım 2005 tarihlerinde, Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da, Sırbistan Kozmetik Derneği tarafından 20.’si gerçekleştirilen kozmetik/güzellik fuarında da kendi standıyla yerini alan Beauty Eurasia, bölgedeki potansiyel katılımcı ve ziyaretçilere ulaşmayı başararak oldukça verimli görüşmeler gerçekleştirdi. Organizatör derneğin Beauty Eurasia’yı VIP olarak ağırladığı fuarın açılışında, TNT İpekyolu Uluslararası Fuarcılık tarafından bir konuşma yapılarak Beauty Eurasia 2006 ve hedefleri hakkında bilgi verdi. Ayrıca yerel bir televizyon kanalında yapılan röportajda da Beauty Eurasia’nın Balkanlar’daki etkinliği hakkında açıklamalar yapıldı. Çalışmalar sonucunda Sırbistan Kozmetik Derneği ve Sırbistan Ticaret Ateşeliği ile ziyaretçi delegasyonları düzenlemeleri için anlaşmaya varıldı. Detaylı bilgi için www.beautyeurasia.com adresini ziyaret edebilirsiniz. 

Beauty Eurasia dünyayı geziyor...

 

Kırışıklıklar İçin Estetiğe Gerek Yok!

Uzmanlar yaşlanmanın altında yatan nedenleri bulma arayışlarında, cildin yaşlanmasının temel ilacının hücre yenilenmesi olduğunu buldular. Hücre yenilenmesinin temel maddesi ise protein.

Hücrelerimizin yapıtaşları aminoasitlerden oluşmaktadır. Protein sindirilirken amino asitlere parçalanarak hücrelerin kendilerini yenilemelerinde kullanılır. Yeterince protein alınmazsa vücudumuzun yaşlanma süreci hızlanır.

Bu basit gerçek, beslenmeye bakışınızı gelecek öğünden başlayarak değiştirebilir.



En iyi protein seçenekleri

Tam yağlı süt ve süt ürünlerinde ve kırmızı ette (sığır, kuzu, dana dahil) blo miktarda asit bulunmaktadır, dolayısıyla sınırlı porsiyonlarda tüketilmelidir. Onun yerine, balık, yumurtanın beyazı, derisi soyulmuş tavuk ve hindi göğsü tercih edilmelidir.

Size balık yeter

Genç kalmanızı sağlayabilecek besinler arasında ilk sırayı balık alır. Her türden balık doymuşluk oranı düşük yağla yüksek kalitede ve kolayca sindirilen proteinlerin kaynağıdır. Balığı öteki protein kaynaklarından ayıran şey içinde bulunan yağ türü ve yağ asidi miktarıdır.

·Deniz ürünleri besin açısından yoğundur. Dolayısıyla yüksek miktarda protein ve önemli oranlarda vitamin ve mineral içerir. Doymuş yağ ve kalori oranları da yüksek değildir.

·Deniz ürünleri temel aminoasitlerin tümünü sunan mükemmel bir protein kaynağıdır. Deniz ürünlerinde bulunan protein kolayca sindirilir. Bu açıdan her yaştan insan için mükemmel bir besin kaynağı oluşturur.

·Deniz ürünleri iyi bir B vitamini kaynağıdır. Sağlıklı gelişim ve büyüme için gereken kalsiyum, magnezyum, potasyum, fosfor, kükürt, florin, selenyum, bakır, çinko, iyot gibi temel mineralleri sağlar.

·Çoğu deniz ürünündeki kolesterol seviyesi yüksek değildir. Balıktaki kolesterol oranı genellikle düşük olsa da kabuklu deniz hayvanlarında bu oran yükselebilir. Ancak kolesterol seviyesi yüksek olan kalamar gibi besilerde bile bu oran yumurtadakinden düşüktür.

·Deniz ürünlerinde çok az miktarda yağ bulunur. Bunlar da 'iyi yağlar'dır. Deniz ürünlerindeki doymuş yağ oranı da diğerleriyle karşılaştırıldığında çok daha azdır.

Yemeklerinizde kırmızı et yerine balığa yer vermekle toplam yağ ve doymuş yağ alımınızı kayda değer ölçüde azaltabilirsiniz. 

Göbekler fora

Düşük belli pantolonlar, kısa tişörtler derken göbekler artık hiç kapanmıyor. Genç kadınlar da modaya uyabilmek uğruna göbeklerini düzelttirmek için estetik cerrahlara koşuyor

Artık son moda pantolonların belleri o kadar düştü ki üzerine ne giysek belimiz, göbeğimiz kapanmıyor. Anneler "Kızım böbreklerini, yumurtalıklarını üşütürsün" diyedursunlar bu durumdan şikayetçi olan yok. Yeter ki o pantolonların kemer kısımlarının üzerine karnımızdan, belimizden yağlar sarkmasın. Bir de madem açıkta kalıyor, göbek deliğimiz de şöyle Ebru Şallı'nınkini aratmasın.



Ama bu o kadar kolay değil. Moda dediğimiz şey de bir anda geliviriyor, önceden haber vermiyor. Hoş geçen senelerde göbekler açılmaya başlamıştı ama bu kadar artacağını bilemezdik. O zaman hızlı ve etkili bir çözüm gerekiyor. İşte böyle diyenler kendilerini estetik cerrahların eline bırakıyor. Özellikle Amerika'da kadınlar karınlarını düzleştirmek, göbek deliklerini güzelleştirmek için sıraya giriyor. ABD Plastik Cerrahi Birliği bu yaz şimdiye kadar

2 bin kadının göbek deliğini güzelleştirmek için bıçak altına yattığını söylüyor.

"20-35 yaş arasındaki kadınlar geliyor"

Türkiye'de de durum çok farklı değil. "Aslında göbek bölgesine estetik müdahale yıllardır yapılıyor çünkü bikini de giyiyor kadınlar. Ama düşük belli pantolon ve kısa tişörtlerle her yerde göbek açık kalmaya başladıktan sonra daha fazla özen gösterilmeye başlandı bu bölgeye" diyor Estetik Plastik Rekonstüriktif Cerrahi Uzmanı Dr. Ömer Alp.

Estetik Cerrah Nuri Soysal da Alp'i şu sözlerle destekliyor: "Genç kızlar bu tip kıyafetleri daha rahat giyebilmek için hiç düşünmeden geliyorlar. Aslında yaş aralığı 18-50 ama tahmin edersiniz ki 35-40 yaşını geçmiş olan kadınlar zaten göbeklerini açıkta bırakacak kıyafetlere çok rağbet etmiyorlar." Dr. Ömer Alp ise yaş aralığının 20-35 olduğunu belirtiyor.

Peki bu müdahale ne zaman gerekiyor? Yine işin uzmanı Ömer Alp anlatıyor: "Doğum yapanlarda, çok kilo alıp verenlerde doku gerginliği azalıyor. Göbek deliği yukarı doğru gidiyor, neredeyse yok oluyor. Oysa göbek deliğinin ucunun aşağıya doğru olması makbüldür. Yine aynı kişilerde göbek çevresindeki deri büzüşüyor, çatlaklar meydana geliyor. Göbek deliğinde bir bozukluk varsa bu doğumsal fıtıktan ya da göbek kesiminin yanlış yapılması yüzünden olabilir. Bunların düzeltilmesi isteniyor."

"Bu senenin modası çizgi şeklinde göbek"

Karın kısmındaki estetik müdahaleler ikiye ayrılıyor. Sürekli çok miktarda kilo alıp vermeden ya da birkaç doğum yüzünden gerçekten sarkan ve deforme olan karınlarda tam germe ameliyatı yapılıyor. Ama göbek deliklerinin şekillerinin düzelmesine de yardımcı olacak şekilde fazla yağlarından kurtulmak isteyen genç kadınlarda yarım germe tercih ediliyor. Yani karnın alt bölümüne sezaryen kesiği gibi bir kesik atılıyor, alt karın gerdiriliyor. Tabii bu arada yağlar alınıyor. Böylece oradaki çatlaklar da gidiyor. Bu müdahale 30 dakika ile 1,5 saat arasında sürüyor. Üç hafta sonra da izleri geçmiş oluyor. Piyasada yaklaşık 2 bin dolar artı hastane masrafları karşılığında yapılıyor.

Gelelim bu senenin göbek modasına... "Bize ellerinde fotoğraflarla, şununki gibi göbek isterim diye gelenler oluyor ama herkesin kendine ait bir yapısı var, biz o yapı içinde düzeltme yapabiliyoruz. Bu yıl daha kaslı karınlarda gördüğümüz çizgi şeklinde, üst tarafı hafif T şeklinde göbek deliği revaçta" diye anlatıyor Nuri Soysal bu senenin modasını.

Çatlaklar ve kusurlar için piercing ve dövme

Sacred Ink Tatoo-Piercing'den Ayçin Aydoğan'dan aldığımız bilgiler:

Genç kızlar göbek deliklerindeki kusurları kapatmak ya da tam tersine süslemek için piercing yaptırıyorlar.

Çatlakları, yara izlerini kapatmak içinse dövme tercih ediliyor.

Son iki senedir, özellikle bu yaz piercing yaptıranların sayısı çok arttı.

Sterilizasyon dahil olmak üzere yaklaşık yarım saat sürüyor piercing.

Düşük belli pantolonlarla dövme göğüsten kasığa indi. Genç kızlar kasıklarına kedi patisi, kalp, yıldız dövmesi yaptırıyorlar.

Egzersizler

"Mekik çoktan yasaklandı" diyen Planet Health Club'dan Seçkin Aydın'ın daha gergin ve formda bir karın ile göbek için önerdiği egzersizler şöyle:

Tüm karın ve göbek için

1. Sırt üstü yatılarak bacaklar bükülüyor.

2. Eller ensede.

3. Çene yukarı bakıyor ve sanki çeneyle göğüs arasında bir portakal varmışçasına bu iki bölge birleşmiyor.

4. Sırt hafifçe yerden kalkıp tekrar iniyor. Her kalkışta nefes veriliyor.

5. 3x10, 3x20 gibi belli sıklıkta yapılıyor.

Alt karın için

1. Yere sırt üstü uzanılıyor.

2. Ellerle sandalye gibi bir şeye baş üzerinden tutunuluyor.

3. Dizler çok ama çok hafif bükülüyor.

4. Bu açıyı bozmayacak şekilde ayak yukarı doğru kaldırılıyor ve indiriliyor.    Günümüzde yüze genç ve dinamik bir görünüm kazandırmak için pek çok yöntem uygulanıyor. Bunlar birleştirildiğinde daha kalıcı, az riskli ve az komplikasyonlu sonuçlara ulaşılabiliyor.

Yüz germe ameliyatı denilince hemen aklımıza tüm yüz derisinin, deri altı yapılarından ayrılıp bütün kırışıklıkları giderecek şekilde gerilmesi gelebilir. Ama yüzdeki kırışıklıkların hepsini sadece deriyi gererek ortadan kaldırmaya çalışmak mimiksiz bir ifade ortaya çıkarır, bu da yüze bir maske görünümü verebilir. Oysa alın, göz ve dudak etrafındakı kırışıklıklar ilave metotlarla ayrıca tedavi edilebilir.

Yüz germe ameliyatında derinlik olarak üç tabakada işlem yapılabilir: En üstteki tabaka deridir ve sadece bunun tek başına fazla gerilmesi ile "rüzgara karşı yürüyen bir insanın yüz görünümü" ortaya çıkabilir.



Önemli olan ikinci tabaka, yani yüze uyum ve istikrar sağlayan, SMAS denilen tabakadır. Bu tabakayla birlikte boyun ve alın adalelerinin ayrı olarak gerilmesi, daha doğrusu sarkmış durumdaki yerlerinden eski pozisyonlarına getirilmesi, yüze eski doğallığını ve dinamizmini kazandırır.

Üçüncü tabaka ise periost denilen, kemik üzerindeki tabakadır. Bu tabakanın lifting'i genellikle endoskopi tekniği ile yapılır. Bazı otoriteler bu metodu uygulayarak yüzü gençleştirmenin yanında yüzde aşikar ifade değişikliklerinin meydana gelmesine sebep olmuşlardır. Bu değişiklik ihtimali ameliyattan önce hastayla mutlaka konuşulmalıdır.

Yüz gerdirmede neler uygulanıyor?

Face styling: Face lifting ile bütün yüz kırışıklıklarını gidermek mümkün değildir, dolayısıyla başka ilave yöntemlerle kombine etmek gerekir. Ekzodermpeeling, laserpeeling, dermabrazyon, yağ veya diğer dolgu maddeleri ile doldurma işlemleri gibi. Dünyada bazı plastik cerrahlar son zamanlarda popüler olan bu kombinasyon yöntemini "Face styling" olarak adlandırıyor.

Midface-lifting: Klasik face lifting'de genellikle yüzün sarkmış olan orta bölümünü etkin bir şekilde germek mümkün değildir. Yüzün orta kısmının sarktığı durumlarda "midface-lifting" denilen orta yüz germe yöntemiyle bu kısımlar, alt göz kapağının kenarından yapılan kesiyle tamamen kemik üzerinden sıyrılıp yukarı asılır. Deri ve onun altındaki SMAS tabakasının çekilmesiyle yüzün sadece üçte ikilik alt kısmı gerilir. Alın ve göz bölgeleri için ayrı bir işlem yapmak gerekir.

Alın germe: Kaşların devamlı kaldırılması ile alında ortaya çıkan yatay çizgilenmeler, yüzün kırışık olmayan diğer kısımlarıyla tezat yaratabilir. Ayrıca devamlı kaş çatmadan veya güneşten gözü koruma refleksinden dolayı kaşlar arasında ortaya çıkan dikey derin çizgiler de yüze sert bir ifade verebilir. Günümüzde botoks enjeksiyonları ile bu kırışıklıklar sadece geçici olarak ortadan kaldırılabilmektedir. Devamlılık ise sadece alın germe ameliyatı ile sağlanabilir. Klasik olarak alın saç sınırından 3-4 cm. kadar içeriden, bir şakaktan öbür şakağa kadar uzanan bir kesiyle alın derisi alın adalesiyle birlikte alın kemiğinden sıyrılır, fazla aktif olan alın ve kaş çatma adaleleri kısmi olarak zayıflatılır veya kesilerek pasif hale getirilir. Aşağıya sarkmış kaşlar eski pozisyonlarına getirilir ve saçlı deriden 1-2 santimlik bir şerit çıkarılarak alın gerilir.

Endoskopik alın germe ve kaş kaldırma: Bilhassa gençlerde, alınları fazla gevşememiş, çok fazla deri çıkarılması gerekmeyen hastalarda 3-5 mini kesi ile bütün alın derisini mobilize etmek ve endoskopik kamera yardımıyla görerek kaş arası adalelerini zayıflatmak ve kaşları normal pozisyonlarına getirmek mümkündür. Endoskopik alın germenin kalıcılık süresi klasik alın germe ameliyatının kalıcılığı kadar uzun değildir.

Kaş kaldırma: Alın germe gibi büyük ameliyat işlemi arzu etmeyen hastalarda ve bilhassa erkeklerde, kaşın üst sinirinden yapılan kesiyle elips şeklinde deri çıkartılması ve bu şekilde kaşların normal pozisyonlarına getirilmesidir. Ayrıca kaş ve şakak arasında deri altından tünel açılarak mini kesilerle kaşı asmak da çok sıklıkla uygulanan bir tekniktir.

Şakak liftingi: Genellikle tek bir ameliyat olarak genç hastalarda uygulanan bir metottur. Çökmeye başlamış yanak bölgesinin yukarıya kaldırılması ve göz etrafındaki kırışıklıkların hafifletilmesi sağlanır.

Mini-lifting: 40 yaş civarındaki, boyun sarkıklığından ziyade yanağın sarktığı durumlarda uygulanan, fazla kesi gerektirmeyen, genellikle sadece derinin gerdirildiği bir yöntemdir. Birçok cerrah tarafından da "Model-lifting" diye adlandırılır. Kalıcılığı çok uzun süreli değildir.

Midi-lifting: Mini-lifting'e ilave olarak derin tabakaların da gerildiği bir metottur. İşkadınlarının ve erkeklerin çok rağbet ettiği bir yöntem olmaya başlamıştır. İyileşme sürecinin kısalığı ve kalıcılığının mini-lifting'e nazaran daha uzun olması avantajlarıdır. Boyun gerilmesinin gerekmediği durumlarda kısa kesilerle uygulanması mümkündür.

Uzun yaşamın sırrı: Esnek olmak

Dünyanın çeşitli yerlerinde 100 yılı geride bırakan kişilerin sağlıklı biçimde bu yaşa ulaşmalarında, dengeli beslenme ve kalıtımın yanı sıra "baskın ve şüpheci" bir kişiliğin ve idealist yerine, pratik ve esnek bir yaşam tarzının etkili olduğu ortaya çıktı.

ABD'nin önde gelen haber dergisi TIME, 4 ayrı ülkede asırlık yaşlara ulaşan kişiler üzerinde bir araştırma yaparak, uzun yaşamın sırlarını bu haftaki sayısının kapak konusu yaptı.

İrade şartı

"100 Yaşına Kadar Nasıl Yaşanır" başlıklı araştırma, ABD'nin New England ve Kanada'nın Nova Scotia bölgeleri ile İtalya'nın Sardinya ve Japonya'nın Okinava adalarında yapıldı. New England 100 Yaş Çalışmaları Merkezi'nden Dr. Thomas Perls, "Sağlığımızla ilgili davranışlarımızda bazı değişiklikler yaparak, hepimizin 60 yaşından sonra ömrümüze en az 25 yıl katabileceğimize inanıyorum. Ama bu, irade gerektiriyor" dedi.



16 farklı kişilik özelliği var

1988'den bu yana, 100 yaşına varan 145 Amerikalı üzerinde çalışma yapan Georgia Üniversitesi öğretim üyesi Leonard Poon da, bu kişilerde 16 farklı kişilik özelliğine rastladığını kaydetti ve "zorluklarla baş etmelerini" sağlayan bu özellikleri şöyle açıkladı:

100 yaşına varan kişiler, daha baskın ve sözünü geçiren kişiler. İşlerin kendi istedikleri gibi gitmesinden yanalar ve bunu elde etmeye alışkınlar.

"Asırlık"ların pek çoğunun huyu "kuşkucu" biçimde tanımlanıyor. Bilgileri yüzeysel düzeyde ele almıyorlar, ama önlerindeki konuyu sorguluyor ve üzerinde düşünüyorlar.

İdealist olmaktan çok, pratik olma eğilimindeler.

Hayata olan yaklaşımlarında daha rahat ve esnekler. Yani güçlü bir karaktere sahipler, ama katı ve sinirli değiller.

100 yaşına ulaşan kişilerin ayrıca iyi bir kavrama yetenekleri var; mutlaka yüksek zekâya sahip olmayabilirler, ama sorun çözme becerileri var. 

Daha biçimli kalçalar için

Dişiliğin sembolü kalçalar için yapmanız gereken tek şey biraz zaman ayırmak ve gayret göstermek...

Küçük, dar ve sıkı kalçalar... Kadın vücudunun en çok ilgi çeken bölgelerinden olan kalçaların biçimli olması aslında bir hâyâl değil. Biraz özen, bakım ve egzersiz kalçalarınızın forma girmesinde ve seksi bir görünüm almasında son derece etkili olabiliyor. Dişiliğin sembolü kalçalar için yapmanız gereken tek şey biraz zaman ayırmak ve gayret göstermek.

Bildiğiniz gibi suyun sağlığımız üzerindeki yararları saymakla bitmiyor. Suyun cilt ve sindirim sistemi üzerinde olumlu etkileri olan suyu asla ihmal etmeyin. Günde 13 bardak su içmeyi alışkanlık haline getirin.



Sıkı ve biçimli kalçalara sahip olmak için bu bölgedeki kaslarınızı çalıştırmanız şart. Bunun için en ideal hareket şudur: Yere sırt üstü uzanarak kalçanızı 10 kere kaldırıp indirin. Daha sonra yukarıda 10 saniye kadar tutun. Bu hareketi 4 kez tekrarlayın. Bunun dışında yüzme, yürüyüş özellikle de bisiklete binmek de kalçalar için önerilen egzersizler arasında yer alıyor.

Masaj kalçalar için de çok yararlı. Piyasada satılan masaj aletleri ile yapabileceğiniz gibi suyla da masaj yapabilirsiniz. Özellikle soğuk suyun basıncı kalçalarınızın sıkılaşması için ideal.

Tuzdan ve çok tuzlu yiyeceklerden uzak durun.

Özellikle masa başında oturarak iş yapan kadınların büyük bölümünde alınan kilolar kalça bölgesine gidiyor ve zamanla dolgun kalçalar ortaya çıkıyor. Bu nedenle gün boyu hareketsiz kalmayın. Ofisiniz üst katlarda ise asansör yerine merdivenleri kullanın.

Yürüyebileceğiniz mesafeler için arabanıza ya da toplu taşıma araçlarına binmeyin. 

Haberiniz olsun: Artık küçük göğüs moda!

Günümüzde kadınlar artık küçük göğüsü tercih etmeye başladı... Dünyada tercih edilen göğüs ölçüsü 85'ten 80'e indi. Peki kadınlar büyük göğüs isteklerinden neden vazgeçti?

Kadınların çeşitli sıkıntılardan kurtulmak ve yaşam kalitelerini artırmak için göğüslerini küçülttüğü, dünyada tercih edilen göğüs ölçüsünün de 85'ten 80'e indiği bildirildi.

Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ali Barutçu, büyük göğüslerin bazı tıbbi sorunları da beraberinde getirdiğini vurgulayarak, özellikle çok iri göğüslü kadınların ''sırt ve boyun ağrısı'', ''sutyen bantlarının omuzlarını kesmesi'' gibi şikayetlerle ''meme küçültmek'' için başvurduklarını söyledi.



Prof. Dr. Barutçu, ''İri memeler, kadınların günlük aktivitelerini kısıtlamaktadır. Bu kısıtlama da onların sosyal yaşamlarına olumsuz yansımaktadır'' dedi.''Meme büyütme'' operasyonlarının ise daha çok sanatçılar tarafından tercih edildiğini anlatan Prof. Dr. Barutçu, buna karşın bugüne kadar çalıştığı değişik merkezlerdeki plastik cerrahi birimlerinde en sık uygulanan göğüs ameliyatının ''meme küçültme'' olduğunu kaydetti.

Bu operasyonların göğüslerin iriliği nedeniyle oluşan psikolojik problemleri de çözdüğünü dile getiren Prof. Dr. Barutçu, ''Meme küçültme ameliyatları, sosyal hayatın stresini azaltmakla birlikte kadının günlük yaşam kalitesi ve iş hayatındaki başarısını artırmaktadır'' şeklinde konuştu.

Estetik-Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Dr. Ayşen Bilge Sezgin de toplumda kadının yerinin değiştiğine işaret ederek, ''Günümüz kadını iş hayatında daha çok yer alıyor. Dolayısıyla aktif ve sportif. Bu nedenle artık dünyada kabul edilen ideal göğüs ölçüsü 85'ten 80'e düştü'' dedi.

Büyük göğüslerin kadının hareketini kısıtladığını vurgulayan Dr. Sezgin, ''Bununla birlikte her istediğinizi giyemezsiniz. Ayrıca büyük göğüsler, sırt ağrısı, meme altlarında pişik, kızarıklık ve mantar enfeksiyonu yapar. Özelikle son zamanlarda silikonların çıkartılmasının sebebi, eskisi kadar büyük göğüslerin sevilmemesi'' diye konuştu.

Dr. Sezgin, 10 yıl önce 90-95 bedenlik büyük protezlerin revaçta olduğunu, ancak günümüzde kadınların artık büyük göğüs istemediğini belirtti.

Küçük göğüslerin kadınların yaşını da daha küçük gösterdiğini kaydeden Dr. Sezgin, kadınların göğüslerinin sarkmaması için ise ani kilo alıp vermekten kaçınmaları ve günde yarım saat süreyle göğüs kaslarını çalıştıracak şekilde spor yapmaları gerektiğini söyledi.

Dr. Sezgin, göğüs bakımı için en iyi sporun yüzme olduğunu ifade ederek, bunun yanında sürekli evde bulunan kadınların da ağırlık kaldırma, asılma ve çekme gibi egzersizler yapabileceklerini sözlerine ekledi.

Dolgun dudaklara sahip olabilirsiniz

Dolgun dudakları niçin güzel buluyoruz biliyor musunuz? Çünkü dolgun dudaklar bir anlamda gençliğin simgesi.

Neden mi? Zamanla kadınlık hormonlarının üretimi azaldıkça kadınların vücudunda önemli dğeişimler olur. Doğurganlığın azalması, cildin kuruması, saçların azalması ve dudakların incelmesi bu dğeişimlerdendir. İşte bu nedenle belki de bilmeden kalın ve dolgun dudakları güzel buluyoruz. Eğer dudaklarınız zamana yenilip eski dolgunluğunu yitirdiyse bu konuda önlem alabilir ve küçük bir girişimle birkaç yaş geriye dönebiliriz.



Enjeksiyon

Yabancı dolgu madde enjeksiyonu

Kolajen ve hyalurinik asit dudaklara dolgun görünüm vermek için en sık kullanılan yabancı dolgu maddeleri. Bunların uygulaması son derece basit ve kişi günlük hayatına hemen dönebiliyor. ancak dezavantajları kalıcı bir çözüm getirmemeleri. Çünkü en fazla 6 ay içinde dudaklar eski haline dönüyor.

Operasyon

Kişinin kendi dokusuyla

Hastanın kendi vücudundan alınan yağ ve deri gibi dokuları kullanarak da dudaklar dolgunlaştırılabiliyor. Bu dokularla hazırlanan doku kokteyli dudaklara enjekte ediliyor. Çok komplike bir işlem değil ve lokal anesteziyle yapılabiliyor. Kişinin kendi dokusu olduğu için alerji riski de yok. Ancak bu dokular da zamanla eriyor, işlemde kalıcılık sağlamak için birkaç kez tekrarlamak gerekiyor.

Kesilerle

Dudakları dolgu maddeleri kullanmadan çeşitli kesi teknikleriyle daha kalın ve biçimli görünür hale getirmek olası. Bu operasyonlarda amaç dudak kenarlarını daha dışarı taşırmak ve dudaklara daha kalın bir hal kazandırmak. Bu operasyonun sonucu kalıcı oluyor ve değişmiyor. Bu operasyonlar da dolgu maddesi enjeksiyonları gibi lokal anestezi altında yapılabilen basit girişimler.

Kaşlarınız ve yaşınız

40 yaşını geride bırakanlar için en büyük problem, yüzün sıkılığını ve diriliğini kaybetmesiyle kaşların yavaş yavaş göz kapaklarının üzerine yığılmaya başlaması.

Bu yaşlardaki kişilerin yapması gereken ilk iş öncelikle kaşlarını çok inceltmekten kaçınmaları, burun köküne yakın kısmı mümkün olduğunca doğal bırakmaları ve şekil vermek için sadece kaşların uç kısımlarıyla oynamaları. Böylece gözlerinin daha çekik görünmesini sağlayabilirelr. Nasıl mı?

Kaşların uca doğru olan bir-iki santimlik kısmını tamamen alabilirler. Ardından da bir kaş kalemiyle, doğal kaş çizgisinin hemen üzerine (çok fazla yukarıda olursa yapay bir görünüm olabilir) yeni bir hat çizmeleri. Yeni kaşlarını oluştururken dikkat etmeleri gerekense tek bir çizgi yerine minik minik dokunuşlarla birçok küçük çizgiden yararlanmaları.



Kalıcı makyaj

Kaşlarınız sizden yılların ve onları hiç düşünmeden yolduğun günlerin acısını çıkarıyorsa, imdadınıza kalıcı makyaj yetişebilir. Kaşları küsen ve bir daha çıkmayanlar kalıcı makyajla daha kalın kaşlara sahip olabilirler. Kalıcı makyajda bir çeşit dövme ve yaklaşık 1 yıl boyunca kalıcılığını koruyor. Kaşların kontürünü belirlerken gerçek yerinden biraz daha yukarıya çizerek gözlerinize daha çekik bir ifade vermek mümkün.

Ayrca kaşlarınızı ve kirpiklerinizi boyatarak da daha çarpıcı görünmelerini sağlayabilirsiniz. Çünkü bazen kaşların yoğunluğu ve biçimi güzel olduğu halde renklerinin açık olması belirsiz görünmelerine neden olabiliyor. Tabii aynı şeyi kirpikleriniz için de geçerli. Üstelik kirpiklerinizi boyattıktan sonra sürekli bakra kullanmanıza da gerek kalmayacaktır. Bu işlemi ayda bir-iki ayda tekrarlamanız gerekebilir

 

 

Yüz güldüren yöntemler

 
 

Bugün 5709 ziyaretçi (15272 klik)

 

 

IP Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol